276°
Posted 20 hours ago

The Speech (Nutuk) English Edition

£9.9£99Clearance
ZTS2023's avatar
Shared by
ZTS2023
Joined in 2023
82
63

About this deal

Yine Nutuk’un okunduğu günlerde yurt dışında bulunan Rauf (Orbay) Bey de The Times gazetesine bir yazı göndererek, burada arkadaşlarını ve kendisini savunmuştur. Rauf (Orbay) Bey yazısında, Mustafa Kemal Paşanın, kendisini ve arkadaşlarını, saltanatı desteklemek, ülkeyi anarşiye götürmek ve kurdukları Terakkiperver Cumhuriyet Fırkasından dolayı gericilik ve Kürt isyanını çıkarmakla suçladığını belirttikten sonra, Millî Mücadele’de, Türk ordusunu zafere götüren Mustafa Kemal Paşa’nın bir diktatörlük kurmak için bu saygınlığından yararlandığını ileri sürmüştür. Rauf Bey, Mustafa Kemal Paşa’nın izin vermesi durumunda, tüm gerçekleri Türk basınında yayınlayabileceğini de açıklamıştır. Nutuk ile ilgili olarak sonraki tarihlerde değerlendirmelerde bulunan bir başka şahsiyet ise Ali Fuat (Cebesoy) Paşa olmuştur. Ali Fuat Paşa da Nutuk’a cevap niteliği de taşıyan, Millî Mücadele dönemi ve sonrası günlere ait anı kitapları yayınlamıştır. Galip, Özlem Belçim (2020). New Social Movements and the Armenian Question in Turkey: Civil Society vs. the State. Springer Nature. p.37. ISBN 978-3-030-59400-8. The main themes of the speech—and of the official discourse on the Armenian genocide—are silence, denial of the genocide, general amnesia about past violence (unless presenting Turks as the real victims), identifying with the perpetrators, never questioning the great prophetic and infallible leader (Atatürk), and promoting the racial purification of the land in the face of a life-or-death Darwinian struggle with minorities. [15]

a.mlf., “Siyaset Adamı Tarihçi Olunca: Atatürk’ün Nutuk’u Üzerine”, Savaş, Devrim ve Uluslaşma (trc. Ergun Aydınoğlu), İstanbul 2005, s. 3-13. According to Turkish sociologist Fatma Müge Göçek, [11] [12] [13] the speech was "adopted as the official Turkish national narrative and became sacralized by the state". Göçek stated that, because the law criminalizes insulting Atatürk, Turkish historians have been unable to analyze the speech critically. She said: "It is evident that the text commences the birth of the Turkish nation with 1919, removing in the process the demise of the Armenians in 1915 through state violence to the realm of Republican prehistory." [14]Burada devlet kurmanın zorlukları görülmektedir. Atatürk Samsun’a çıktığı anda ülkenin genel durumu; Osmanlı Devletinin içinde bulunduğu topluluk savaşta yenilmiş Osmanlı Ordusu zedelenmiş, koşulları ağır bir ateşkes imzalanmış, ulus yorgun ve bitkin bir durumda, ulusu ve ülkeyi savaşa sürükleyenler yurttan kaçmış, padişah ve halife soysuzlaşmış, kendini ve tahtını koruyacak alçakça önlemler araştırmakta, hükümet yüzsüz, onursuz, korkak, ordunun elinden silahları ve cephanesi alınmış ve alınmakta, yurdun dört bir yanındaki topluluklar devletin bir an önce çökmesine çaba harcıyorlardı. Bu şekilde açıkladıktan sonra ulus egemenliğine dayanan kayıtsız şartsız yeni bir devleti kurmak için izlediği politikayı, karşılaştığı güçlükleri bunalımları ve çatışmaları anlatmaktadır. Bu haliyle Nutuk, sömürgeci devletlerin altında yaşayan uluslara kurtuluş yolunu gösteren bir yapıt özelliği taşımaktadır. Bununla birlikte basında Nutuk ile ilgili pek çok değerlendirme yapılmış ve bazı itirazlar gelmiştir. Mustafa Kemal Paşa’nın itham ettiği bazı kişiler cevap verme gereği hissetmiştir. Bu itirazlardan biri Nutuk’un okumasından hemen sonra Halide Edip (Adıvar) Hanım’dan gelmiştir. O sırada yurt dışında bulunan Halide Edip Hanım, Mustafa Kemal Paşanın, eşi Adnan (Adıvar) Bey ve kendisi hakkında bir takım yanlış değerlendirmelerde bulunduğu iddiasıyla The Times gazetesine bir mektup göndermiş ve Mustafa Kemal Paşa’nın Amerikan himayesi meselesini yeniden ortaya atarak, sanki kendilerinin Türkiye’nin bağımsızlığını feda etmeye hazır insanlar gibi gösterildiklerini belirtmiştir. Ata'nın Okuduklarından: Outline of History". 28 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi . Erişim tarihi: 2 Eylül 2015.

The group of Powers which included the Ottoman Government had been defeated in the Great War. The Ottoman Army had been crushed on every front. An armistice had been signed under severe conditions. The prolongation of the Great War had left the people exha A. Afetinan’a göre Nutuk, bir devlet kurucusunun milletine hesap verme örneğidir ve tarihte de örneğine az rastlanan bir durumdur. Olaylar ve kişiler üzerinde Atatürk’ün fikirleri ve açıklamalarının bulunduğu Nutuk, birinci elden bir tarihtir.Milli Mücadele’nin aşamalarını ve sonuçlarını belgelerle birlikte kronolojik bir sırayla anlatan Nutuk, Türkiye yönünden tarihin akışının değiştiği bir dönemin; bir milletin varlığını korumak, bağımsızlığını kazanmak, çağdaş ve milli bir yönetime kavuşmak için verdiği mücadelenin ilk dokuz senesinin hikâyesidir. Nutuk’ta dönemin Türk toplumunda yaygın devlet anlayışı da en açık şekilde görülür. Devleti yönetme iddiasında olanlar bu halde iken halkın yaklaşımı nasıldı, gelişmeleri nasıl değerlendiriyordu sorularının nutuktaki karşılığı hem devrin sosyal anlayışının hem aydın-halk ilişkisinin ipuçlarını vermektedir. Türk insanı, asırların kökleştirdiği dinî ve an‘anevî bağlarla “ihanet”inden haberdar olmadığı padişah-halifeye bağlı olduğu gibi kendinden önce onun kurtuluşunu düşünmektedir ve onlarsız kurtuluşun mânasını anlamak yeteneğinde değildir. Milleti uzun yıllar savaştan savaşa sürüklemiş, son noktada memleketi düşman istilâsına mâruz bırakmış yöneticilerin durumundan habersiz, kendisi için iyi olan şeyi göremeyen bir milletin hâkimiyeti nasıl olacaktı? Bu aşamada onun aydın anlayışı ve Cumhuriyet’e giden yolu katetme formülünün devreye girdiği dikkati çeker: Lider halkı için, memleketi için yaşayacak, düşünecek, onun yetersiz kaldığı, yanlış davrandığı yerde onun için onun iyiliğini düşünecek ve gerekeni yapacaktır. Atatürk nutkunda bunun yolunu ve usulünü de gösterir. Nitekim inkılâbın metodunu anlatırken her şeyi en baştan bütün ayrıntısıyla, planlanan aşamaları ve hedefleriyle ilân etmenin doğru olmayacağını, zira halkın ulaşılması planlanan hedefin değerini idrak edecek durumda bulunmadığını, ayrıca ulaşılacak noktada menfaatlerinin zedeleneceğini gören çevrelerin buna engel olmaya çalışabileceklerini, dolayısıyla “tatbikatı birtakım safhalara ayırma ve vekāyi‘ ve hâdisattan istifade ederek milletin hissiyat ve efkârını ihzar eyleme ve kademe kademe yürüyerek hedefe vâsıl olmaya çalışma”nın en doğru yol olacağını söyler. Atatürk, “dokuz senelik mesaisinin tetkik olunduğunda ilk kararın çizdiği hattan ve teveccüh eylediği hedeften asla inhiraf eylememiş” olduğunun görüleceğini de belirtir. Bu tavır ve metoduna gerekçe olarak Atatürk içten mukavemet görme tehlikesini göstermektedir. Gerçekten meclisin açılması ile hedef hilâfet ve saltanatı kurtarmak olarak belirlenirken işin Cumhuriyet’i kurmaya doğru gittiğini görenler karşı tavır almışlardır. Hatta bu yol yakın mesai arkadaşları arasında zaman zaman “ictihâdatta, muâmelâtta, icraatta esaslı ve tâli birtakım ihtilâflar, iğbirarlar ve hatta iftirakların sebebi” olmuştur. Hitabe, Nutuk'un " Türk Gençliğine Bıraktığım Emanet" başlıklı bölümünde yer alır. "Türk istiklâli" ve "Türk Cumhuriyeti" kavramları üzerine kurulmuş bir metindir. [2] On üçü tam ve ikisi eksiltili hitap cümlesi olmak üzere toplam 15 cümleden oluşur. [3] Türkiye Büyük Millet Meclisi 23 Nisan 1920’de açılmış ve o günden sonra tüm askeri ve sivil makamların ulusun başvuracağı en yüce katın Meclis olacağını halkına bildirmiş ve Meclis, Mustafa Kemal Atatürk’ün açık ve gizli oturumlardaki bir iki gün süren açıklamaları ve konuşmalarından sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı seçmiştir. Diğer yandan Yusuf Akçura ve Falih Rıfkı Atay, Nutuk’un Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyet Tarihi için bir ana kaynak olduğu konusunda da benzer görüşler ortaya koymuşlar

Mustafa Kemal Paşa’nın akıcı bir üslup ve edebî bir dil kullanmaya özen gösterdiği Nutuk bu yönüyle de edebî bir eser niteliği taşımaktadır. Millî edebiyat akımı ile temsil edilen ve hayli sadeleştirilmiş olan bir Osmanlı Türkçesi’nin hakim olduğu Nutuk’ta, çok sayıda Arapça, Farsça ve batı kaynaklı kelimeler de kullanılmıştır. Nutuk ile ilgili yorum ve değerlendirmeler bunlarla sınırlı kalmamıştır. Atatürk’e yakınlığı ile bilinen dönemin önde gelen yazarlarından Yusuf Akçura, Nutuk’un okunduğu günlerde; “O, yalnız Türk düşmanlarına galebe çalarak, Türk yurdunu kurtarmadı: O, yalnız Türk’lerin önüne düşerek, Türklere doğru yolu göstererek, Türklere hakikati göstererek Türkleri necata erdirmedi. O, Ademoğullarının büyük bir kısmına, yalnız büyük kısmına değil, belki hepsine yeni bir hayat yaratıyor. Yeni bir hayat yaratana bilmem ne derler?” diyerek Atatürk’e kutsama gereği hissetmiştir. Mustafa Kemal Paşa, birinci gün (15 Ekim 1927-Cumartesi), 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak basmasından Sivas Kongresine kadar olan bölümü; ikinci gün (16 Ekim 1927-Pazar), Son Osmanlı Mebusan Meclisi’nin seçimlerine kadar geçen olayları; üçüncü gün (17 Ekim 1927-Pazartesi), Büyük Millet Meclisi’nin açılışına kadar yaşanan gelişmeleri; dördüncü gün (18 Ekim 1927-Salı), İkinci İnönü Zaferi’ne kadar gerçekleşen askerî ve siyasi gelişmeleri; beşinci gün (19 Ekim1927-Çarşamba) Lozan Barış Antlaşması’na uzanan süreci; altıncı ve son gün ise (20 Ekim-1927 Perşembe) Lozan’dan sonraki gelişmeleri okumuş ve Gençliğe Hitabe ile de konuşmasını bitirmiştir. Bu arada Mustafa Kemal Paşa, Nutuk’u hazırlarken topladığı belgelerin bazılarını kendisi, bazılarını da Kurultay Kâtibi Ruşen Eşref Bey okumuştur. Dogan, Gazi (2016). The establishment of Kemalist autocracy and its reform policies in Turkey (PhD thesis). abstract.Now, Gentlemen, I will ask you what decision could have been arrived at under such circumstances for salvation? As I have already explained, there were three propositions that had been put forward: Baer, Marc D. (2020). Sultanic Saviors and Tolerant Turks: Writing Ottoman Jewish History, Denying the Armenian Genocide. Indiana University Press. p.82. ISBN 978-0-253-04542-3. Alaranta, Toni (2008). "Mustafa Kemal Atatürk's Six-Day Speech of 1927: Defining the Official Historical View of the Foundation of the Turkish Republic" (PDF). University of Turku, Finland. p.117. Bu kelimelerimle, milli yaşamı son bulmuş sayılan büyük bir milletin, bağımsızlığını nasıl kazandığını ve bilimin en son ilkelerine dayanan, milli ve çağdaş bir devleti nasıl kurduğunu anlatmaya çalıştım.” durum böyle iken, dış politikada ise Lozan Barış Antlaşması’nın etkisindeki yıllar yaşanmaktaydı. Şöyle ki; Musul Sorunu henüz çözümlenmiş ve Türkiye bu konuda istediği sonucu alamamıştı. Yine aynı günlerde Lozan’da imza altına alınan Türk-Yunan ahali mübadelesi devam etmekteydi ve hatta bu konuda ortaya çıkan anlaşmazlık da giderilememişti. Gündemdeki bir başka konu, yabancı okullar sorunu idi. Türkiye Cumhuriyeti, denetim altına almak istediği yabancı okullar nedeniyle uluslararası alandan tepki almış ve özellikle de Fransa ile karşı karşıya kalmıştı. Aynı günlerde, yine başta Fransa olmak üzere, yabancı devletlerin iktisadi imtiyazlarının tasfiyesi de yaşanmaktaydı. Diğer yandan Nutuk’un okunmasından tam iki yıl önce Ekim 1925 yılında imzalanmış olan Locarno Antlaşmaları ile Avrupa’da barışın sürekli kılınması için ciddi bir adım atılmıştı. Aynı zamanda uluslararası sorunlarda savaşın politik bir araç olmaktan çıkarılmasını amaçlayan Briand-Kellogg Paktı’nın kurulmasıyla ilgili olarak da görüşmeler yapılmaktaydı.

Asda Great Deal

Free UK shipping. 15 day free returns.
Community Updates
*So you can easily identify outgoing links on our site, we've marked them with an "*" symbol. Links on our site are monetised, but this never affects which deals get posted. Find more info in our FAQs and About Us page.
New Comment